Meme Küçültme
Meme küçültme ameliyatı, büyük memelerin getirdiği bir takım sağlık problemlerini (sırt ağrısı, el bileklerinde ağrı, memelerin altında aşırı terleme, pişik ve enfeksiyon gibi ) çözmek bununla birlikte kadınlarda göğüslerin görünüşünü daha estetik hale getirmek için yapılan bir ameliyattır.
Meme küçültme ameliyatı estetik cerrahi girişimleri arasında en sık uygulananlardan birisidir ve hangi amaç için yapılırsa yapılsın ihtiyacı olan hastanın yaşam kalitesini arttıran bir ameliyattır.
Göğüslerin aşırı iri olması, hormonal sebeplere, aşırı kilolu olmaya ya da hamilelikten sonra kilo verememeye yada kalıtsal özelliklere bağlı olabilir.
Göğüslerin aşırı iri olması, duruş bozukluğuna (kamburluk), sırt ve boyun ağrısına,ellerde uyuşma ve güç kaybına (el-kol sinirlerinin omuzda sıkışması), memelerin altında pişik ve kötü kokuya, omuzlarda sutyen askılarının yaptığı baskıya bağlı izlere, özellikle genç kızlarda yaşanabilen psikososyal problemlere ve göğüslerdeki iriliğe bağlı olarak spor gibi aktiviteleri yapamamaya ve buna bağlı olarak obeziteye yol açar.
Meme küçültme kimlere yapılır ?
Bu ameliyatın bir yaşı yoktur. Meme küçültme ameliyatları meme gelişmesini tamamladıktan sonra yapılır, bazı istisnaları vardır ki ergenlikte meme büyümesi olan genç kızlarda, normal psiko-sosyal gelişmenin etkilenmemesi için, gelişmenin tamamlanmasından önce cerrahi gerekebilir. İleri yaştaki kadınlarda ise komplikasyonların riski ile ameliyat gerekliliği karşılaştırıldıktan sonra ameliyata karar verilebilir. Ameliyat olmadan önce, memelerdeki büyümenin hormonal bir soruna bağlı olup olmadığı, memelerdeki büyümenin devam edip etmediği, memede ele gelen ağrılı veya ağrısız bir kitle olup olmadığı, memede geçirilmiş bir enfeksiyon veya cerrahi müdahale olup olmadığı sorgulanmalıdır.
Kullanılacak ameliyat yöntemi seçimi:
Meme küçültme ameliyatlarının teknikleri ameliyatın kısa ve uzun vadeli sonuçlarını etkiler. Kullanılan her tekniğin kendine has avantajları ve dezavantajları vardır. Bunları ayrıntılı olarak konuşulup hasta ile beraber de karar verilebilir ya da cerrahın kendi seçimine bırakılır. Şu kriterler tekniğe karar verirken bana yardımcı oluyor;
Ben hastalarımda sıklıkla superiomedial pediküllü tekniği ve santral pediküllü tekniği kullanmayı tercih ediyorum. Meme dokusu ve deriyi ayrı, ayrı şekillendirmek ve deriye yük bindirmeden, deriyi bir örtü gibi gerilimsiz kapatmak ve kalacak olan izi en aza indirmek bu tekniklerle mümkün . Meme çok sarkık değilse vertikalskar (dik bir iz) ile bitirilir. Meme başı oldukça pitotik ve aşagı sarkmışsa “T” skara (“T” ize) dönmek gerekir, “T” skar bikiniden gözükmeyecek şekilde yerleştirilir. Meme küçültme için tercih ettiğim bu yöntemlerle , meme ucu duyusunu bozulmaz, süt kanalları etkilenmez ve uzun süreli dik ve şekilli bir meme elde edilmektedir. Bu tekniklerle ameliyat daha başarılı ve ameliyatın ömrü daha uzundur.
Meme küçültme ameliyatları çeşitli olsada hepsinde yapılan ortak işlemler ,fazla olan cilt meme ve yağ dokusunu azaltmak,meme başı büyükse küçültmek ve aşagı pozisyondan arzu edilen pozisyona taşımak varsa memelerde asimetri mümkün olan en iyi oranda birbiri ile eşitlemektir.
Meme başı ve meme başı çevresinin yeni pozisyonuna yerleştirilmesi bu yapıların kanlanma desteğini etkilememeli
Meme başı duyusunu koruyucu teknikler tercihim
Hastanın yaşına göre süt verme özelliği korunmalı
Estetik meme şeklini verirken ve çıkarılması gereken miktara göre karar verilmeli
Tüm bu prensipleri gerçekleştiren birden fazla yöntem tanımlanmıştır. Doğal olarak, tüm cerrahi tekniklerin avantaj ve dezavantajları vardır.
Hamilelikten Sonra Meme Küçültme Ameliyatı:
Gebelik kadın vücudunda ciddi değişikliklere yol açar. Özellikle meme gebelikte çoğunlukla büyüme ve emzirme sonrası sarkma ile karşımıza gelir. Emzirme sonlandıktan sonra meme cerrahisi planlanabilir.
Meme Küçültme Ameliyatının Emzirme ile İlişkisi
Normal süt verme için işlevsel meme dokusunun varlığı ve meme başının hissinin olması gereklidir. Bu özellikleri bozmayan bir cerrahi girişim ile emzirmenin bozulması söz konusu değildir. Meme başının bebeğin emmesi ile uyarılması, prolaktin ve oksitosin hormonlarının da rol oynadığı sinirsel ve hormonal bir döngü ile süt bezlerinde kasılmaya ve süt salgılanmasına yol açar. Bu emme refleksinin çalışabilmesi için meme başının duyarlılığının olması esastır. Son yıllarda yapılan kontrollü çalışmalarda, ameliyat sonrası ilk ayda meme başı duyarlılığında azalma sık iken, sonraki aylarda bu durumun düzelmiştir.
Büyük memeli kadınlarda meme başının titreşime ve ağrıya duyarlılığı da azalmıştır. Meme küçültme ameliyatında eğer meme başı, altındaki dokusundan ayrılıp serbest yama olarak uygulanmış ise emzirmenin gerçekleşmesi mümkün değildir. Yeni tekniklerle uygulanan meme küçültme yöntemlerinin hemen tümünde meme başı bir miktar meme dokusuna bağlı olarak bırakıldığından, memenin emzirme yetisi devam etmekte ancak miktarı azalabilmektedır. Süt verebilme miktarını belirleyen unsur, ameliyat sonrasında geride bırakılan meme dokusu miktarıdır ve bu dokunun meme başı ile kanallarının bütünlüğünün bozulmamış olmasıdır. Zira meme küçültme ameliyatlarında çıkarılan dokunun büyük kısmını yağ dokusu oluşturmaktadır. Bu nedenle meme başı pediküllü olarak gerçekleştirilen meme küçültme ameliyatlarında emzirmenin mümkün olduğu gösterilmiştir.
Hamilelikten Sonra Meme Küçültme Ameliyatı:
Gebelik kadın vücudunda ciddi değişikliklere yol açar. Özellikle meme gebelikte çoğunlukla büyüme ve emzirme sonrası sarkma ile karşımıza gelir. Emzirme sonlandıktan sonra meme cerrahisi planlanabilir.
Meme Küçültme Ameliyatının Meme Kanseri ile İlişkisi
Meme küçültme ameliyatı ile meme kanserine yakalanma arasında bilimsel olarak kanıtlanmış bir ilişki yoktur. Çıkarılan dokuların histopatolojik(hücre seviyesinde) olarak incelenmesini sağlayarak da meme kanserine yakalanma olasılığını düşürdüğü söylenebilir.
AMELİYAT ÖNCESİ VE SONRASI
Meme küçültme ameliyatı olmayı planlıyorsanız bir plastik cerraha başvurup bilgi almalı ve muayene olmalısınız. Farklı fiziksel özellikteki insanlara farklı yöntemlerle küçülme sağlandığı için tam bir fizik muayene yapılmalı ve bazı konuları doktorunuzla konuşmanız önemlidir. Herhangi bir kalp, damar ya da kan hastalığınızın olup olmaması; diyabet hastası olup olmamanız,sigara kullanıp kullanmadığınız önemlidir. Ameliyat sonrası bir gebelik planlayıp planlamadığınız önemlidir. Göğüsleriniz ile ilgili beklentilerinizi şu anda hoşunuza gitmeyen noktaları -irilik, asimetri, meme başlarının aşırı geniş olması gibi- doktorunuz ile paylaşmalısınız.
Ameliyattan öncesi anestezi için kan tetkikleri yapılır ve bir anestezi uzmanı tarafından muayene edilirsiniz ameliyata tıbbi açıdan uygun olup olmadığınızı değerlendirir. Ayrıca 40 yaş altı hastalar için meme ultrasonografisi, 40 yaş üstü hastalar için ise mamografi çekilmesi uygundur. Ameliyattan önceki 10 gün içinde aspirin ya da benzeri kan sulandırıcı ilaç almamanız gerekir. Sigara kullanımı söz konusu ise ameliyattan önceki ve sonraki iki haftayı kapsayan süreç içerisinde bırakılması gerekir. Şeker hastası iseniz bu durumda ameliyatın yapılıp yapılmayacağına doktorunuz karar verecektir. Ameliyattan önceki 48 saat içinde alkol almamalısınız. Alkol vücut direncinizi düşürür ve anestezi ilaçları ile etkileşir. En önemlisi ameliyattan altı saat önce gıda alınımını kesmenizdir.
Ameliyattan hemen önce hasta ayakta durur pozisyonda iken yapılan plan ve çizim ameliyatın sonucunu etkiler. Hasta ayakta iken meme başının yeni taşınacağı yer, memeye verilecek şekil, meme üzerine kalem ile çizilir. Hasta ameliyat masasına yatırıldığında göğüsler yanlara kayarak şekil algısı bozulacağından çizimin ayakta yapılması çok önemlidir.
Ameliyat, tam teşekküllü bir hastanede ve genel anestezi altında yapılır. Göğüslerin iriliğine ve uygulanacak ameliyat yöntemine göre 3–4 saat arası sürer. Çıkarılan tüm doku patolojik incelemeye gönderilir, daha önce fark edilmemiş bir kist ya da kötü huylu bir oluşum var ise daha erken evrede iken yakalanmış olur.
Meme küçültme ameliyatı sonunda olusan şeklin kaç sene korunacağını söyleyebilmek çok zordur. Hatırlanması gereken nokta bu ameliyatın ve her türlü estetik ameliyatın yaşlanma sürecini durdurmadığıdır. Estetik ameliyatlar yaşlanmayı durduramaz, sadece daha genç ve estetik görünmenizi sağlar. Meme küçültme ameliyatlarında yara izi mutlaka olacaktır. Genel olarak, meme başı çevresinde, meme başından dik inen ve meme oluğuna oturan ters-T şeklinde ya da meme başından meme altı katlantı hattına uzanan raket şeklinde “diklemesine iz( verticalscar)” oluşmaktadır. Bu iz başlangıçta belirgin olsa da, zaman içinde iyi sonuç vermektedir. Bu yara izleri başlangıçta pembe-kırmızı renkte iken; hastada patolojik yara iyileşmesi söz konusu değilse aylar içinde giderek solar ve beyazlaşır.
AMELİYAT SONRASI İYİLEŞME SÜRECİ
Ameliyat sonra beslenme sonrası ayağa kalkabilirsiniz.Hastanede kalış süresi 1–2 gündür. İlk birkaç gün kan ve serum sızıntılarını toplayacak vakumlu drenler kullanılır. Gelen miktara göre bu dren 3–5 gün sonra çıkarılır. Kol hareketlerinin sınırlandırılmasında fayda vardır. İlk hafta göğsü saran bir bant mevcuttur, birinci haftada bu çıkarılır ve sadece dikiş hatlarını örten ince bantlar kullanılır. Drenler ve bantlar çıkarıldıktan sonra hasta banyo yapabilir. Ödem olması sıklıkla normaldir. Yarı oturur pozisyonda yatmak ödem ve ağrıyı daha çabuk geçirecektir. Dren ve bantlar cıktıktan sonra yeni göğüs ölçülerinize göre telli olmayan sporcu sütyeni kullanmanız uygun olacaktır.
Yara iyileşirken bir miktar dikiş hatlarında kızarma ve kaşıntı olacaktır. Bir iki ay süre geçince dikiş izleri kaybolmaya başlar. Altı ay, bir sene içinde izler daha fazla silikleşecektir. Ameliyat bölgesinde morarmalar geçicidir bir iki hafta gibi bir sürede geçerler.
Ameliyattan sonra ağrı olacaktır ancak ağrı kesicilerle kontrol altına alınabilir.Bir hafta çoğu zamanda daha kısa sürede normal hayata ve işe dönülebilir. Spor gibi ağır aktivitelerden 2 ay kadar kaçınılması önerilir.
Meme küçültme ameliyatının faydaları
Ameliyattan sonra sırt ağrılarınız geçer,rahat ve dik yürüyebilirsiniz. Meme altlarında pişik ve koku probleminden kurtulabilirsiniz. Meme küçültme sayesinde kol ve el bileği ağrı ve uyuşması gibi problemlerinizden kurtulabilirsiniz. Göğüsleriniz normal ölçülere ulaştığında hareket kabiliyetiniz artar ve spor yapabilir hale gelirsiniz. Kadınlar genellikle önceden giyemedikleri kıyafetleri giyebildikleri için ayrıca mutlu olurlar. Ameliyat ile memenin bir kısmı alındığından meme kanseri riski azalır ve kalan meme dokusu da hacim olarak azaldığından ileride çıkabilecek bir meme kanserinin teşhisi daha kolay olacaktır. Beğendiğiniz bir göğse sahip olduğunuz için kendinize olan güveniniz artar ve sağlıklı bir cinsel hayatınız olur.
Meme Küçültme Ameliyatının Riskleri:
Her ameliyat da risk olabilmesıne karşın meme küçültme ameliyatlarında da düşük ihtimalde olsa oluşabilecek riskler hastalar tarafından bilinmelidir.
Enfeksiyon: Bu komplikasyon nadiren görülür. Enfeksiyonun kaynağı genellikle süt kanallarında bulunan bakterilerdir. Normalde burada belli bir enfeksiyona yol açmayan bakteriler meme küçültme sırasında süt kanallarının kesilmesi ile doku içine dağılabilir ve enfeksiyona yol açabilir.. Meme küçültme ameliyatı olacak kişiler şeker hastası iseler dikiş hatlarında iyileşme sorunu olabileceğini ya da enfeksiyon gelişebileceğini bilmelidirler. Bu tarz komplikasyonların bir diğer sebebi de sigara içilmesidir. Bu yüzden ameliyattan önceki ve sonraki ikişer hafta içinde sigara içilmemesini tavsiye ediyoruz.
Kanama: Bu komplikasyon kendini meme üzerinde morluk, şişlik ve ağrıyla belli eder. Genellikle ameliyattan önceki 10 gün içinde aspirin ya da benzeri bir kan sulandırıcı ilaç alan hastalarda görülür.
Meme Başında Hissizlik: Kullanılan tekniğe, memenin büyüklüğü ve sarkıklığına bağlı olarak his kaybı hiç olmayabilir, kısmi ya da tam olabilir.
Dikiş Hatlarında İyileşme Sorunu : Sadece kişide bir yara iyileşmesi problemi ya da direnç düşüklüğü varsa görülür. En sık sebep şeker hastalığıdır. Yara kenarlarının ayrılması veya yara iyileşmesinin gecikmesi mümkündür. Meme cildinin bazı bölgeleri veya meme başı normal olarak iyileşmeyebilir veya iyileşmesi uzun zaman alabilir. Hatta cilt ve meme başı dokusunda kayıp olabilir. Bu durumda sık pansuman veya iyileşmeyen dokunun çıkarılması için ileri cerrahi müdahale gerekebilir. Sigara içenler cilt kaybı ve yara iyileşmesindeki komplikasyonlar açısından daha çok risk altındadırlar.
Asimetri: Birçok kadının memelerinde asimetri doğal olarak görülür. Meme ve meme başının şekli, büyüklüğü veya simetrisindeki farklılıklar ameliyat sonrası da görülebilir. Ancak ameliyat sonrası göğüsleriniz eskisinden daha simetrik olur.
Ciltte İz:Bu izlerin kalitesi tahmin edilemez. Anormal nedbeler deride veya daha derin dokuda gelişebilir. Bazı vakalarda nedbeler cerrahi düzeltme veya başka tedavilere ihtiyaç duyar.